Siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, ittifakların seçime yönelik vaatlerini, seçmen davranışlarının ana özelliklerini ve 2023 seçimlerinin hangi açılardan öbür seçimlerden ayrıştığını Cumhuriyet TV‘de anlattı.
Altılı masanın şimdi bir vazife dağılımı etabında olmadığını söyleyen Tosun, “Bazı önderlerin vakit zaman medyaya yapmış oldukları açıklamalara baktığımızda, bir seçim ittifakının akabinde da, bir siyasi ittifaka evrilip evrilmeyeceği de net değil.” tabirlerini kullandı.
“AKP’NİN SEÇMENİNİ GERİ ÇAĞIRMASI MÜMKÜN DEĞİL”
Cumhurbaşkanlığı seçiminde, ittifaklar özelinde HDP’nin seçmen takviyesi olmadan yüzde 50+1’in riskli olduğunu söyleyen Tosun, AKP’nin oylarında bir artışın olduğunun argüman edildiğini lakin bu artışın kamuoyu araştırmalarının içindeki kusur hissesinin sonlarında olduğunu belirtti.
Türkiye’deki seçmenlerin tercihlerinin net bir donmuşluk halinde olduğunu aktaran Tosun, “Cumhur İttifakı’nın toplam oyu yüzde 35-40; öbür tarafta muhalefetin yüzde 55-60 bandında olduğu görülüyor. Yüzde 10’lara çıkan kararsız seçmenin olduğunu görüyoruz. Sert siyasal kutuplaşma, partilerin kendi yuvalarının dışına çıkmasını önlüyor. AKP’nin seçmenini geri çağırması mümkün değil.” dedi.
“ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİM SADECE CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ DEĞİL…”
Türkiye ekonomisindeki yapısal sıkıntıların çözülmeden bu çeşit küçük tesirli tedbirlerle Cumhur İttifakı’na geçişin gerçekleşmeyeceğini anlatan Tosun, kelamlarına şu biçimde son verdi:
- Ayrıca TOKİ projelerinin yapıldığı ilçelerde, mahallî seçimlerde iktidar partisine birkaç puan kazandırıldığını gördük fakat bu bir lokal seçim değil; genel seçim.
- Bu seçim, başka bir sembolik ehemmiyete sahip. Ülkenin kuruluşunun 100. yılına denk geliyor.
- Türkiye’deki rejimin seküler niteliğindeki kayıpları dikkate aldığımızda, önümüzdeki seçim sadece Cumhurbaşkanlığı seçimi değil; rejimin niteliğinin de seçimi olacak. Önümüzdeki seçimlere yüzyılın seçimi diyebiliriz.